Ahlen, 21.11.2009
Kör Nefsin Esiri Biz İnsanlar
 
Neden biz insanlar arasında bitmez tükenmez bir kavga vardır, ama istisnasız bütün insanlarda üstelik. Bu eleştiri yazıyı yazan ben de dahil olmak üzere. Aklınca herkes haklı, haksız yok, zaten biz insanlar birşeye sahiplenmeyiz : Kabahat ve suça
 
„ Güneş balçıkla sıvanmaz „ atasözünü bilmeyen yoktur. Bile bile sıvamaya da uğraşan biz insanlarız. Düşüyorum da şöyle, bir insan kendini belki tanıyabilecek kadar tasvir yapamaz. Ama her insan iyi veya kötü yaptığı herşeyi bilir, bilir ama bildiğini söylemez, söylemiyor da. Zaten öyle açık açık söylemiş olsa, olan problemler çözülür.
 
Öğretmen okulunda iken özellikle bir matematik öğretmenimizin uyguladığı, yaptığı güzel bir şey vardı. Bizler klasik matematik öğrendik, öyle problemler olurdu ki çözümü sayfayı doldururdu ve çözümü de oldukça zordu. Problemin çözümünün daha kolay olması için metini iyice anlayıncaya kadar birkaç kez okuttururdu. Çünkü problem metni de epeyce uzun olurdu. Gerçekten problem tam anlaşılınca çözümü de kolaylaşırdı.
 
Bu örneği vermemin sebebi, aramızdaki olan ilişkilerde yanlış anlaşılmaların, yanlış anlatmaların ve diyalog kuramamanın sonuçlarında büyük olaylar yaşayabiliyoruz, çoğu zaman belki de bir hiç uğruna ölüme kadar varan sonuçlarıyla….
 
Kör nefis için neler yapılmıyor, neler yapılıyor, neler, neler…Küçük bir menfaat, çıkar, ne yalanlar, nice inkarlar, daha niceleri. Bütün insanların adına söz söylemek, düşünmek kimsenin haddine değil, kendi adıma sürekli kendime sorarım ; her insan kendini sorgulamaz mı ? Veya ortaya bir laf atan, bir fitne atan, yalan söyleyen bir insan ne gibi bir sonuçlar getirir, kimler ölür, kimler öldürür, sonucun mutlaka kötü olacağını düşünmez mi ? Bazıları da bilmiyorum ama kendi söylediğinin doğruluğuna kendini inandırmış gibi iddia eder yanlış olduğunu bile bile.
 
İnsanlığın varoluşundan günümüze kadar nefis, menfaat hep vardı, var da olacak. Günümüzdeki menfaatçilik, nefis teknik ve ekonomik koşullara ayak uydurdu. Hatta egoistlik, nefaset teknikten birkaç adım önde diyebilirim. Kumarcılarda bir söz vardır ; „ daha kumar oyununu öğrenmeden hilesini öğrenmiş. „ Aynen öyle, daha adam teknik yönünü öğrenmeden o tekniğin getireceği menfaati öğreniyor. Bu anlamda nefsin birçok insanlarda herşeyin önünde olduğunu söylemem abartı olmaz. Çok yakın bir sözde aile dostumuz var, sözde o kadar dindar ki, ben dinci olarak onu niteliyorum, zaman zaman sohbetlerimizde „ Allah’ın adaletinin olmadığını söyler „ bu söz bana ait değil, haşa ben böyle bir şeyi değil söylemek, düşünmem bile. Bu vatandaşın yapısına göre kendi istemleri doğrultusunda istediği hemen olacak ki adalet yerini bulmuş olsun. Çünkü sadece kendi menfaatinin hesabını yaparken başkalrına vereceği zazar onu hiç ilgilendirmez.
 
Bu vatandaş bunu açık açık söylüyor, dinleyen de dudaklarını uçuklatıyor. Bu yazdığım bana göre „Eisberg“ in görünen su üzerindeki parçası. Bu vatandaş açık açık söylüyor, öbür tarafta söylemeyip de daha kötüsünü yapanlar daha da çok. Samimi müslümanların samimi dini inançlarını,Allah’a olan bağlılıklarını biraz edebiyat yaparak suistimal edenler, menfaat sağlayanlar, senden benden önce yağın su yüzeyine çıkıverdiği gibi hemen çıkarlar, sen ben bakar kalırız. İyi ki öbür dünya var, ahirette de aynı dalavereyi yapacak değiller herhalde.
 
Temiz duygulu insanları, ( saf insanları demiyorum, çünkü saf kelimesi yanlış değerlendirmeye müsait) , samimi inançlı insanların duygularını iyi kullanan insanlar, başta siyasiler olmak üzere gerek tahsilli, gerekse elinde yaptırım gücü olanlar istemleri doğrultusunda kullanarak, yönlendirerek toplumun üzerinde bir baskı aracı olarak kullanabiliyorlar. Siyasi olarak düşünecek olursak devletin yaptırım gücünü menfii olarak toplumun her kesiminde kullanabilir. Hatırı sayılır biriyse çevresindeki olan etkisini olumlu, veya olumsuz, menfii olarak kullanabilir, ancak hatırı sayılabilir olmak bedava olmaz, belli evrelerden geçmiş olmak gerek, fedekarlık yapmış olmak gerek Devletin legal güçleri, yetkileri dahilinde bu yetkileri menfii olarak kullanabiliyor, zaman zaman haberlerde de zaten cümle alem ibretle okuyoruz, bakıyoruz, sonuçları vahim, toplum kabul etmese de sonuçta toplumun seçtikleri insanlar orada, elinde birazcık yetkisi olan insanlar bu yetkilerini siyasallaşarak menfii olarak kullanabilme olanağına sahip olmuş olabiliyorlar. Elbette bu durumu yaşayanlar sınırlıdır, ayrıca özüne sahip satın alınamayacak, inancında imanı sağlam olan milyonlarca insan vardırdı ki bu insanları satın alamazsın, kendilerinden fedekarlık yapar ama doğruluğundan şaşmaz, nefsine hakim olabilir ve olur da.
 
Benim tanıdığım, ailecek görüştüğüm insanlar var, söyledikleri bir bir söz var, ben de aynı sözü söyleyerek „ kimseden korkum yok, Allah hariç „
 
Doğruyu söylemeyen ve uygulamaya koymayan insanların dürüstlük, sözümona hak bekleme hakları yoktur. „ Fasulye ekip altın bekleyemezsin.“
 Mustafa Dumlu
 

Please publish modules in offcanvas position.